“Büyük” Ortadoğu Projesi: Ortadoğu mu Büyük, Yoksa Proje mi Büyük?

Büyük Ortadoğu Projesi’ndeki “büyük” ifadesi, ilk bakışta sanıldığından çok daha farklı bir anlam taşıyor.

“Büyük” Ortadoğu Projesi: Ortadoğu mu Büyük, Yoksa Proje mi Büyük?
BOP Ortadoğu'yu "harika" bir yer mi yapmak istiyor?

“Büyük” derken, Trump’ın “Amerika’yı yeniden büyük yapmak” dediği gibi mi?

Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) denildiğinde, akla şu geliyor:
Bu projedeki “büyük” ifadesi, Donald Trump’ın “Amerika’yı yeniden büyük yapmak” sloganındaki gibi, Ortadoğu’yu daha güçlü, daha gelişmiş ya da daha etkili hâle getirme iddiası mı taşıyor?

Kısa cevap: Hayır.

BOP’ta kullanılan “büyük” sözcüğü, Trump’ın kullandığı “great” ifadesiyle aynı anlamda kullanılmıyor. Trump’ın söylemindeki “büyük”, bir zamanlar büyük olduğu düşünülen bir ülkeyi yeniden büyük yapma vaadini anlatıyor. Büyük Ortadoğu Projesi’ndeki “büyük” ifadesi ise Ortadoğu kavramının coğrafi olarak genişletilmesini ifade ediyor.

Yani burada söylenen şey;

  • Ortadoğu’yu kalkındırmak,
  • “yeniden büyük” bir bölge hâline getirmek,
  • ya da bölgeyi güçlendirmek

değil; Ortadoğu’nun sınırlarını daha geniş bir alana yaymak.

Bu ayrım netleştiğinde, projenin adı da daha doğru okunabiliyor.


“Büyük” Ortadoğu Projesi Ne Demek?

Büyük Ortadoğu Projesi (İngilizce adıyla Greater Middle East Initiative), adındaki “büyük” sözcüğüyle ilk bakışta farklı anlamlara açık bir ifade sunar.
Bu nedenle şu soru sıkça gündeme gelir:

  • “Büyük” olan Ortadoğu mu?
  • Yoksa proje mi “büyük”?

Bu sorunun yanıtı, “büyük” (İngilizce greater) sözcüğünün hangi bağlamda kullanıldığına bakıldığında daha net hâle gelir.


1. “Büyük” Sözcüğünün Coğrafî Anlamı

Geleneksel kullanımda “Ortadoğu” denildiğinde, görece dar bir coğrafya kastedilir. Bu çerçevede genellikle şu ülkeler anılır:

  • Türkiye
  • İran
  • Irak
  • Suriye
  • Lübnan
  • İsrail
  • Ürdün
  • Filistin
  • Arap Yarımadası ülkeleri

Ancak Büyük Ortadoğu Projesi’nde bu tanım bilinçli biçimde genişletilmektedir. BOP çerçevesinde Ortadoğu kavramına;

  • Kuzey Afrika (Fas, Cezayir, Tunus, Libya, Mısır),
  • Güney Asya (Afganistan, Pakistan),
  • ve bazı metinlerde çevresel bölgeler

dâhil edilmektedir.

Bu nedenle projedeki “büyük” ifadesi, öncelikle “genişletilmiş Ortadoğu” anlamına gelir. Buradaki büyüklük, Ortadoğu’ya atfedilen bir üstünlük ya da gelişmişlik iddiası değil; kapsanan alanın genişliğidir.


2. Siyasi ve Sembolik Anlamı

“Büyük” sözcüğü yalnızca coğrafyayı tarif eden teknik bir ifade değildir. Aynı zamanda siyasi ve sembolik bir anlam da taşır.

ABD ve Batı dünyası, bu girişimi sıradan bir diplomatik program olarak değil;
bölgesel ölçekte siyasal, ekonomik ve toplumsal dönüşüm hedefleyen kapsamlı bir proje olarak sunmuştur.

Bu bağlamda “büyük” ifadesi;

  • projenin iddialı hedeflerini,
  • kapsadığı alanın genişliğini,
  • ve amaçlanan dönüşümün ölçeğini

vurgulayan bir söylem işlevi de görür.


3. “Büyük” Olan Ortadoğu mu?

Bu noktada önemli bir ayrımı netleştirmek gerekir:
BOP’taki “büyük” sıfatı, Ortadoğu’nun kendisine bir nitelik yüklememektedir.

Yani bu adlandırma ile;

  • “Ortadoğu büyük ve gelişmiş bir bölgedir”
  • ya da “Ortadoğu’yu büyük ve güçlü hâle getireceğiz”

denmek istenmez.

Asıl kastedilen şudur:
Ortadoğu kavramı, daha geniş bir coğrafyayı kapsayacak şekilde yeniden tanımlanmaktadır.

Nitekim ifadenin İngilizcesi olan Greater Middle East, “Genişletilmiş Ortadoğu” şeklinde çevrildiğinde bu anlam çok daha net biçimde ortaya çıkar.


Sonuç

Kısaca söylemek gerekirse, Büyük Ortadoğu Projesi’ndeki “büyük” sözcüğü öncelikle coğrafî bir genişlemeyi ifade etmektedir. Ancak bu sözcük aynı zamanda, projenin:

  • kapsamlı,
  • iddialı,
  • ve dönüştürücü

bir girişim olarak sunulduğunu ima eden sembolik bir anlam da taşımaktadır.

Bu nedenle BOP’ta “büyük” olan, Ortadoğu’nun kendisi değildir.

Projede "büyük" sözcüğü ile;

  • Ortadoğu kavramı genişletilir
  • ve bu geniş alanda hedeflenen dönüşümün ölçeğine işaret edilir.