Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Nedir?
Büyük Ortadoğu Projesi, demokrasi ve reform söylemiyle sunuldu; ancak sahadaki sonuçlar bu anlatıyla her zaman örtüşmedi. BOP, 2000’li yılların başından itibaren Ortadoğu’nun kaderini belirleyen en tartışmalı girişimlerden biri hâline geldi.
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ya da İngilizce adıyla Greater Middle East Initiative (GMEI), Amerika Birleşik Devletleri’nin 2000’li yılların başında şekillendirdiği, Ortadoğu ve çevresindeki geniş bir coğrafyada siyasal, ekonomik ve toplumsal dönüşüm hedefleyen bir dış politika girişimidir.
ABD yönetimi ve müttefikleri tarafından kamuoyuna sunulan söylemde proje; bölgede demokrasi, insan hakları, ekonomik kalkınma, eğitim ve kadın hakları gibi alanlarda ilerleme sağlamayı amaçlayan bir “reform paketi” olarak tanıtılmıştır. Ancak proje ilerledikçe, vaat edilen hedeflerle sahada ortaya çıkan sonuçların birbirinden farklı olduğu daha görünür hâle gelmiştir.
BOP Ne Zaman ve Nasıl Gündeme Geldi?
BOP, tek bir günde ortaya çıkmış bir proje değildir. Fikri arka planı daha eskiye dayanır.
Kökenler
- 1990’lı yıllarda ABD’deki düşünce kuruluşlarında, Ortadoğu’ya ilişkin “istikrarsızlık”, “otoriter rejimler” ve “demokrasi açığı” tartışmaları yoğunlaşmaya başlamıştı.
- Bu tartışmalar, 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra ABD dış politikasında daha merkezi bir konuma yerleşti.
Resmî duyuru
- Proje, 2003–2004 yıllarında ABD Başkanı George W. Bush ve yönetimi tarafından Greater Middle East Initiative adıyla açık biçimde dile getirildi.
Kapsam
- BOP yalnızca Ortadoğu’yu değil;
- Kuzey Afrika,
- Güney Kafkasya,
- Güney Asya
gibi bölgeleri de içine alan, yaklaşık 22 ülkeyi kapsayan geniş bir coğrafyayı hedefliyordu.
- Bazı analizlerde bu sayının fiili olarak daha da geniş olduğu ifade edilmiştir.
BOP’un Resmî Söylemleri
Proje kamuoyuna şu temel hedefler üzerinden sunulmuştur:
- Demokrasi ve insan haklarını geliştirmek
- Ekonomik kalkınmayı teşvik etmek
- Eğitim sistemlerini dönüştürmek
- Kadın haklarını güçlendirmek
- Terörle mücadele için “istikrarlı devlet yapıları” oluşturmak
Bu söylemler, özellikle Batı kamuoyunda BOP’u “reformcu” bir girişim olarak meşrulaştırmayı amaçlayan bir çerçeve sunuyordu.
BOP’a Yönelik Eleştiriler
Zaman içinde proje, hem bölge ülkelerinde hem de uluslararası analizlerde ciddi eleştirilere konu oldu.
Eleştirilerin odaklandığı başlıca noktalar şunlardır:
- Projenin, bölgede var olan siyasal yapıları zayıflatarak yönetilebilir ve müdahaleye açık hâle getirmeyi hedeflediği iddiası
- Enerji kaynakları ve jeopolitik çıkarların, demokratik söylemin önüne geçtiği yönündeki değerlendirmeler
- İsrail’in güvenliğinin, projenin dolaylı fakat merkezi hedeflerinden biri olduğu yönündeki analizler
Bu bağlamda;
- 2003 Irak işgali,
- Afganistan’daki uzun süreli askerî varlık,
- Arap Baharı süreci
BOP’un fiili sonuçlarıyla ilişkilendirilmiştir.
Türkiye açısından ise proje, bir dönem “model ülke” söylemiyle anılmış; ancak kamuoyunda zamanla “Ortadoğu’yu yeniden şekillendirme girişimi" olarak algılanmaya başlamıştır.
BOP’un Resmî Belgelerdeki İzleri
BOP, çoğu zaman kapalı diplomatik süreçlerle ilerlemiş bir girişimdir. Ancak bazı belgeler, projenin çerçevesini açık biçimde ortaya koymaktadır.
6 Kasım 2003 – “Forward Strategy of Freedom”
ABD Başkanı George W. Bush’un 6 Kasım 2003 tarihli konuşması ve buna eşlik eden Fact Sheet, BOP’un kamuya açık en net metinlerinden biridir.
Bu belgede:
- “Greater Middle East” kavramı açık biçimde kullanılmış,
- Orta Doğu’da demokrasiye destek sağlanmasının ABD dış politikasında öncelik hâline geldiği vurgulanmıştır.
Bu metin, BOP’un resmi söylem düzeyindeki temel dayanaklarından biri olarak kabul edilmektedir.
Belgelerde Türkiye ve Diğer Türk Ülkeleri
Söz konusu belgelerde Türkiye’nin adı şu bağlamda geçmektedir:
“Başkan Bush, demokrasi ile İslam’ın bir arada var olabileceğine inanmaktadır. Türkiye’den Endonezya’ya ve Nijer’e kadar milyonlarca Müslüman, İslam ile demokrasinin uyumlu olduğunu kanıtlamıştır.”
Aynı belgelerde Orta Asya’daki Türk ülkeleri de çeşitli demokrasi ve insan hakları programları çerçevesinde anılmaktadır. Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan'a yönelik fonlar, basın özgürlüğü, siyasi parti destekleri ve insan hakları programları bağlamında anılmaktadır.
Uluslararası Medya ve Düşünce Kuruluşlarının Yaklaşımı
Al Jazeera
- GMEI’nin (BOP'un), George W. Bush’un 2003 yılında American Enterprise Institute’te yaptığı konuşmada dile getirildiğini,
- “Freedom deficit” (özgürlük açığı) kavramının BOP belgeleriyle doğrudan ilişkili olduğunu aktarmıştır.
- 19 Şubat 2004’te El-Hayat gazetesinde yayımlanan “sızdırılmış belge”ye dikkat çekmiştir.
Carnegie Endowment for International Peace
- Mart 2004 tarihli analizinde, BOP'un G8 Zirvesi (Sea Island) çerçevesinde hayata geçirilmesinin planlandığını,
- Projenin başlangıç aşamasında ciddi yapısal sorunlar barındırdığını vurgulamıştır.
ABD Senatosu Belgeleri
- G8 bağlamında BOP’un bir tür “21. Yüzyıl Güven Fonu” olarak ele alındığı,
- MEPI (Middle East Partnership Initiative) ile doğrudan bağlantılı olduğu belirtilmiştir.
Düşünce Kuruluşları ve Fikri Arka Plan
BOP’un söylemsel zemini, 1990’lardan itibaren ABD’deki bazı düşünce kuruluşlarında oluşturulmuştur. Bunlar arasında özellikle:
- American Enterprise Institute (AEI)
- Carnegie Endowment for International Peace
- Brookings Institution
öne çıkmaktadır.
Bu kurumların raporlarında;
- “Ortadoğu’da demokrasi açığı”,
- “bölgesel yeniden yapılandırma”
gibi kavramlar sıkça kullanılmış, 11 Eylül sonrasında bu çerçeve ABD dış politikasına uyarlanmıştır.
Sonuç
Büyük Ortadoğu Projesi, 2003 sonrası ABD dış politikasının merkezine yerleşmiş; ancak sahadaki etkileri, kamuoyuna sunulan söylemlerle örtüşmeyen bir tablo ortaya koymuştur.
Projenin:
- açıklanan hedeflerini,
- uygulamadaki sonuçlarını,
- Türkiye ve diğer Türk ülkeleri üzerindeki etkilerini
çeşitli yönleri ile ele almaya devam edeceğiz.